Hüznün Şiiri
Hüzündür benim adım.
Hüzündür yazdıklarım ve yaşadıklarım. Ölümüm de hüzünlüdür. Şiirlerim ise, hüzne meskendir. Şiirlerim hüzne düşkündür. Kelimelerimse hüzne yeniktir. Muzdarip olan şiir değildir. Hüznün eksiksiz bir biçimde ifade edilmesidir. Bu sebeple ben ve hüzün hep, iç içeyiz. Hüznümden başka dostum yoktur benim. Çünkü hüznüm beni anlar, dinler, sever ve duyar. Ben hüznümü severim. Hüznüm de beni. Birbirimizi hiç yarı yolda bırakmayız. Ne zaman başlasam bir şiire, henüz yazmamışken gelir konar yüreğime. Bir güvercin gibi. Gülüşümde de hüzün vardır. Sevincimde de. Yaşamak da bir hüzündür. Bir nevi müsamaha göstermektir hüzne, yaşamak. Dilimin ucundadır hüzün. Altındadır. Gözlerimdedir. Bir şey söyleyemesem de, Gözlerimden okunur hüzün. Ve baştan ayağa hüzünle doluyumdur. Öfkemi hüznüm bastırır. Mutluluğuma hüznüm dokunur. Yüzümden hüzün okunur. Ellerim hüzün kokar benim. Kalemim de hüzünle beslenir. Kendi kendine yazar durur. Her şiire hüzünle başlarım. Mürekkebi gözyaşlarıdır kalemimin. Tutamaz kendini kağıda yazarken. Hüzünlenir içten içe. Döker içini hüzünlenerek, beyaz bir kağıda. Demem odur ki; Ben hüzün adamıyım. Dünyevi yaşamımdan ziyade, münzevi huzursuzluğumla ve hüznümle yaşarım. Yaşamaksa hüzünlüdür benim için. Hüzün hep güzel olmuştur. Bu sebeple ben hüznün baharını yaşarım. Her sonbahar’da ve son anıma dek... |
Gönlünüze ve kaleminize sağlık diliyorum, kaleminiz ve ilhamınız dâim olsun.
En derin selam ve saygılarımla.