Gel
Hiç beklemediğim bir anda çık gel
Kâr yağdığında gecenin bir yarısında Sabahın ayazında gün batmadan Kavurucu bir öğlen sıcağında çık gel Gelde nasıl gelirsen gel Gel yeterki gel Hiç bir ’ânı kaçırmadan Vakitlice tadim tuzum varken gel Saçlarıma kâr yağmadan Elim ayağım sağlamken gel Gözlerime perde inmeden Kollarıma ağırlık çökmeden gel Hasretine hasret ektirme Ele güne beni güldürme Dillere düşürüp baş eğdirmeden gel Gel de nasıl gelirsen gel |