sobebir saklambacın ortasında kaybettim çocukluğumu o söğüt dibinde (yukarıda gök gürlüyordu) küçücük parmaklarımı yapıştırıp gözlerime... bu yüzdendir hep ebe kalmışlığım hayata uzun kara yolculuklarımda ıslak lambaların altındaki silik gölgelerdiniz siz kenar semt otellerinin rutubetli koridorlarında yanımdan geçen karartılar sizdiniz gün batımları orta kat balkonlarında göz göze gelmekten kaçınıp ölüm türküleri fısıldadığımız...siz siz hiç sobelemediniz bir saklambacın ortasında kaybettim çocukluğumu o söğüt dibinde (yukarıda gök gürlüyordu) annelerimiz taze sağılmış süt pişiriyorlardı akşama akşam oluyordu |
Yüreğine kalemine sağlık