PUS ÇOK PUSULA YOK
nasıl bir bulutmuş ki bu
hüznümüzden hesap soruyor közümüzden de etrafımız dört duvar nerde kaldı çıkış yolu ? aklımızın sağı solu nerde kaldı ? hayat dediğimiz bu iki kapılı bir handa ele avuca sığacak ne kaldı ? yakamıza yapışan hasret içimimizde tutuşan hicran nedamet sapağında kaç tercihli yol vardı ki biz ayırt edemedik pus çok pusula yok ne çok kilitlendik ki açan bile yok ne zaman kesilecek bu akış hızı konamadı yoksunluğumuzun ne teşhisi ne gizi geceye biz geldik gece bize değil hülasa önümüzü göremedik |
pusula yok''
pusulanızı kaybetmeme dileğiyle, kaleminize sağlık. Muhabbetle