Sebep Sonuç
Dinleyin ey geceler
Gök ve yer Şems ve kamer Dinleyin Köy meydanlarında dinelen adamlar Kahvelerde sabahlayan gençler Çarşılarda Saat kulelerinde şehrin o renkli acınası yüzünde ömrünü heba edenler siz de dinleyin Vardiyalı fabrika işçileri ve burjuvalar Dinleyin. Bana açıklamak gerekirse hayat İnsanlar lanetlenmiştir Tıpkı bir fahişenin memeleri gibidir Parası olan herkes onunla yatmak için can atar Parası olmayan Uykulara onu öldürmek için yatar Zorla yaşıyoruz bu hayatı Elimizde Yaşamaktan daha fazla ne var Ve anlaşılıyor bakınca neyi gördüğümüz Tüm zorları deneyerek hayatı arıyoruz Arıyoruz ve küfür ediyoruz Acıyı tatmadan sevince koşuyoruz Koşuyoruz çünkü yokuşları biz yaptık İnişleri unutacak kadar ahmak insanlarız Bunu bilmek ne kadar hafif oysa Bizim Allah’tan başka neyimiz var Kimse demiyor Ekmek Belki de aslanın rızkı Niçin Umduğumuz şeyler ile meşgulüz de Bulduğumuz şeylerin makul ve makbulü değiliz Oysa herkesin biraz gizli mabududur yaşamak Ölümse İçimizde saklı gerçek tek şey Göğsümüzde barınmakta olan korku ve endişe Müteyyakız, muttasıl bizi takip etmekte Bardağı gördüğümüz kesin Ama kan mı su mu orası meçhul Kimin umurunda Yaşamak öyle güçlü ve sonsuz bir amaç ki Kan Gözü kamaştırmayacak gündelik şeylerin başında Bileyim Hangi sızı o Yüreğinizi burkan الدنيا مَلعُونة، مَلعُونٌ ما فيها، إلا ذكرَ الله. "Dünya melundur, içindekiler de melundur Ancak Allah’ı zikredenler müstesna." (S.a) Ömer Altıntaş |