34'TEN SONRA
34’TEN SONRA
Yaş otuz beş, yolun yarısı mı gerçekten 34 öncesi bir doğum 34 sonrası bir ölüm Doğumla ölüm arasına sıkışan bir gün Yalnızlığımla eş O da ürkek ve takatsiz, benim gibi Çıktığı yokuştan yorgun Biliyorum Benim de Ne öteye gidesim var ne geride kalasım Anılar alemine dalasım da Umut ipiyle hayallere tırmanasım da yok Molasındayım yaşamın Kimseler görmese diyorum beni, Duymasa, dokunmasa Öylece unutulup kalsam hatta Bir takvim yaprağı gibi Koparmasa Biliyorum İlkbaharda da düşer yapraklar Düştü mü bir kere, dönemez yerine Dalına, ağacına Ne mevsim ilkbahar olur bir daha Ne renkli kelebekler gelir yanına Üşürsün her gece vakti Hüzün çöker gökyüzünden ruhuna Ne kadar zorlarsan zorla Yapıştırmazsın, hüznü mutluluğa Eğreti durur, tutmaz Ayrılık vakti gelmişse bir kere Sonlar başlangıç Sararıp solanlar yeşil olmaz |