Muamma Acılar
[ Bir kursun gibiydi can alıcı sözlerin
Ve gözlerin En dipsiz kuyuydu yüreğin en karanlik yeriydi gecenin Olur olmaz düş gibiydi Bıçaklar saplardim karanlığa Karanlık duvarlara örerdim Yalnızlığı urgan urgan Sandalyesine tekme atardım Her gece olduğu gibi Yine asardim hayelleri... Celladı olmuştum bir anda Karanlığın yanlizligin Sarhoşu gibiydim Icmedigim kadehlerin Ve senin Pencereleri yoktu gecenin... Güneşi aramazdı saatler Saatlerce beklemezdi Sokakta ya da evde Beynimde dolaşırdı Bütün bu hengâmeler Ayak sesleri Susma bağır Soğuk Taş duvardı ya hani Kör sağır .... Düşsem de kanamaz dı,dizlerim Her carptigim Çakıl taşlarına Yürek yangını vardı ya hani Canım da yanmaz dı Utanırdı yakamozlar Bir feryat ki ahir zaman duyarda Saatlerin sesini gecmezdi sesim Sığınıp gölgesine Titreyen nefesim... Muamma acıların Tarifi yoktu Cümlesi yok kitabı yok Sabahın kör karanlığı Güneşin kor sıcaklığı Akşamın zor olduğu Gecenin zifir yanlızlığı Kış ayazı gibi sertti Ölüm kadar mertti.. Ölüm neydi bilmiyorum ama Senin bildiğin gibi değildi Ölüm Diri diri canlı canlı hergun... her nefeste yeniden olmekti... ] |