Gün doygundu, yarın kıt, an gönülsüz…ışı diyordu artık karanlık İdare lambalarına…
Bir aralığa rastladık Gregoryen takviminin artık yılında Süzüldük yeni ayın, Son dördünün karanlığına Birer avuç bozukluk atmıştık aşk çeşmesinde İtalyanca bir şarkının ortasına Pagoda da kimono siyahıydı gece Judith’i taşlaştırıyordu Donetello Örtünmeye çalışırken, Botiçelli’nin Venüsü öylece Duaya açılmış ellerimizde, Lotus tarlalarının kutsal çiçekleri Dünümüzde ayrıklarla otlanmış Düş gömüsü Lodos bezgini kıyıydı Üst üste binen boşluklarımızın ürküntüsü
Tambur yayına sığınmıştı, Kanundan kaçan ezgiler Sadece biz duyuyorduk Ben eğerdim o rağmen Aldırmıyorduk… Ya ırak olacaktı makamımız, Ya da rastlaşacaktık Saklanacak, yasaklanacaktık İçini gösteren gömlekler giyinmiştik Duyguların üstüne Tutulma vakti yakındı Ya güneş olacaktık ,ya ay Ad verebilmek için sekizinci güne
İki kıtalı bir şiirdik şehrin Boğaz/içinde…
Dingindi esintiler… Flotel aynaydı, El kadar mesafede su yığını Ressamını bekleyen manzara önünde, Su yüzündeydi derinler Kına gecesindeydi gelincik balıkları Nazar atıyordu deniz anaları Yelelerini örerken deniz atları Kıyıya vuruyordu yıldızlar Düş tüyleri uçuşurken rengarenk Aç gözlüydü duygular Düşünceler şımarık Yeşili dört mevsim yaşayan, Ağacı da kıskandık bir aralık Tarifesiz bir seferiydi bu, Sanki güzün Sahibiyle ilk tanıştığımda, Karşımdaki yüzün
Birlikte düştü üç cemre...yer sıcaktı, su sıcak, gök sıcak Hissediyorduk yarınlaşacaktık…Biz daha da sıcaktık
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
İki Kıtalı Şiirdi Boğaziçi şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İki Kıtalı Şiirdi Boğaziçi şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Gönlünüze ve kaleminize sağlık
Selamlar ve saygılarımla.