Aslında, çirkin adamlar değildik Başımızı kaldırsak, Güneşe çarpan bir coğrafyanın kıtlığından kopmuştuk Soluk benizli düşlerimizle, Gamzelerine sokulduğumuz Sarı uygur gülüşlü kadınlarımız hiç olmadı Kavgamızı atmıştık atımızın terkisine En güzel susmayı sevdik, O yüzden ateş karıştıran gözlerimizde yanık bozlaklar tüterdi Bazen saçlarımıza hasret kokulu bir turna tüner, Üşüye, üşüye öterdi
Çekik gözlü sevdalara, Göstermeden aldık soylu yaralarımızı Tetik parmağımızda tütün sarıları Ve alnımızda yiğit bir asya selamı dururdu Kim çekse tetiği en acıtan tarafımızdan vururdu
Ölümün üç adım voltasında dağıldı, Tesbihimizin kehribar taneleri Kendi hayallerine bile kılıç sallayan, Soylu savaşçılar gibiydik Eylül geçerdi en esaslı duruşa Darağacına her zaman havalı yürürdük Hep vuruşa vuruşa
Aslında, çirkin adamlar değildik Parmak izlerimiz yar sinesinde dursa idi, Avuç avuç ay ışığı serpmeyi de bilirdik Peygamber kokulu bir ebabili tutup, Kanatlarından öpmeyi de bilirdik Barut kokusundan yanan genzimiz, Kekik sürerdi yağmur tanelerinin gün görmemiş tenine Omuzlarımızda kanlı bir savaşın ortasından kalma, Kan kızılı apoletler Kılıçlarımız yorgun girerdi kınına Tanrı dağlarında yoksul bir çoban ateşi olup yanardık Issık gölüne uzanır, Bakraç bakraç suyundan içer, Doyasıya kanardık
Mevsimin bozuğu düşürdü sarılığa düşlerimizi Ve sakınılası sevdamız ile sınanırken Eylül tekmeledi taburemizi Ama olsun, Her kavgada fiyakalı yenilir, Her sehpaya güzel gülümser, Biz her zaman yakışıklı ölürüz
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
" aslında çirkin adamlar değildik " şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
" aslında çirkin adamlar değildik " şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.