Rakıyla Yazılmayan Şiir
kalbimi çelikten iplerle bağladım göğüs kafesime,
ne var ki yine de boğazımı sıkan bu yaşamak çekmiyor ellerini gırtlağımdan... ne yapmak gerekliyse yaptım işte Allah’ım.. yine de çıkamadım kendi karanlığımdan. ömrüm; onun içindeki evin verandasında geçsin isterdim boynundan göğsüne açılan o geniş kapıdan çıkıp biraz nefes almak... bi badem ağacı gibi çırılçıplak soyunup onun baharında yeniden çiçek açmak... olmadı, belki de yalnızca ben olmadım. teşekkür ederim Tanrı’m ama onu da, rakıyı da bıraktım. |