Rüya
Çehremin fenerlerini söndürünce
Altı üstüne geldi dünyanın Güzel bir muhitte Zamansız takvimler içine düştük Durumumuz müşküldü. Yaşının tasmasını çözünce İyice minyonlaştı yüzün Hoşluğundan faydalanarak En toy çağlarını öptüm, restleştik. Öfken geçince: ’’Ay; saydam, kocaman, Sarımtırak bir buket gibi göründü,’’ dedin Paylaşmak huyun olmasa da Alıp armağan ettin göğüme Çok geç olmadan İkimiz de anladık ki papatyam Sancılı bir geçiş sürecindeyiz Birlikte yaşlananların sayısı giderek azalıyor Aşk yok, şevk bitmiş Cisimler gölgesiz. Ne vakit sonra Şaşkınlığımı fırsat bilerek Bir yaprak daldan kopar gibi Salıverdin ellerimi, bozuştuk. Sana göre özgürlüktü bu Bana göre ayrılık... Hayli zaman geçince Yalnızlığımı fırsat bilerek çekilip köşeme Hususi oturdum da izledim Kasten, herkes dizginliyordu sevgisini Umudunu yitirmiş et yığınlarıydık. Kurumuş nehirlerde Balık tutmayı denemiyordu ihtiyarlar Anne! Beni uyandır artık. |