Bir Nalana Eş BenimYosun tutmuş suyum ben, ayak basmaz toprağım Hatırlanmayan isim, unutulan düş benim Henüz bahar görmeden daldan kopan yaprağım Katarını kaybeden o yaralı kuş benim Ne mevsimler tükettim, bahar bitti yaz bitti Türlü taam tatsam da dilimdeki haz bitti Rengarenk oldu alem, bende ise saz bitti İçi yanan güneşin gözündeki yaş benim Tutsam zeri elimle, ucuz olur demirden Attığım her adımda bir taş düşer ömürden Fermanıdır kaderin, kaçamam ki emirden Celladın kaldırdığı o gövdesiz baş benim Minnet edemem aşka, aşk çektiğim cefadır Yüreğimdeki hicran belki aşka sefadır Bilirim ah-ı zarım maşuklara şifadır Bir savaş meydanında taş üstünde taş benim Esvabım iki kelam, hem çarığım bu benim Ağlamayı unuttum, hıçkırığım bu benim İsyan değildir elbet, kalp kırığım bu benim Bir mecnuna ahbabım, bir nalana eş benim |
eyvallah