Şiir yakalar
Şiir yakalar
geceyi kaçırdım gözlerime içim bir fanus yıldızla süslenmiş kaç kez yolumu değiştirdim mehtabı görmemek için dolaştım güne sevgililer el sallarken gül kokulu sararmış benzime küskün kapı eşiğine hasta yatağında can çekişmesi bu renk renk harflerle dolu kavanoz başucumda hangisi hangi ağrıya iyi gelir bilmeye bir ağrı ki geçmeyen inatçı bir bardak su tek tek olmasa çift çift hekimin umumi tavsiyeleri okudum fazlası zehirlermiş iç savaş yaşıyorum aslında hayatın içimden akışı akandı fanus yanıp sönen döndükçe heyecan uyandıran kendimi kendim içinde zaman yolculuğuna her duruşta zamanı sıfırlayan kalemsiz deftersiz bir hafıza kendini hece hece kelimeleyip cümle/leştiriyor okumayı bırakalı çok olmuştu şimdi sıra yazmayı da bırakmakta dedim el ayak çekip bir başına gitme zamanı güvercin kanatlarımı takıp ankanın ülkesine heybemde üş beş sevda çokça ağrı biraz günah ağlayacak yürekte kalmamışken kimsede daha köşeyi dönmeden şiir yakalıyor Ahmet Coşkun |