Can Kenar’ımYüreğimde sonsuz bir şiir olduğun ihtimalini düşün Düşün, derinliğini sevginin Sana her lisanda haykırdığımı sevgiye dair ne varsa Yürek üstü bir düşle Seni nasıl düşündüğümü düşün Aşkın koşulsuz adı oldu ismin kimsenin bilmediği lisanımda Hesapsız ve pazarlıksız bir hal ile Alıcısı olduğum tüm şiirleri beklediğim saatler sana b’ulanır Kokunun rengini hiç bilmiyorum örneğin koklamaya kıyamadığım zamanlar bereketsiz iklimlerdi misal H’âl bu... Ve ahvalimi okşadığım mahsun edalı resimlerde g’ör Bir çiçeği koklar gibi Bir bebek masumiyetini okşar gibi S o r m a ; Sorma, ama aklına gelsin Bir anne şefkatinde büyütürüm Bezen senin çocuk yanını Bazen sevgili hayalini büyütürüm Her vebali boynuma alarak.. Ağlamak yok, saati olur mu her daim Hüzün deminin Aşkı okudum, leb-i geceydi Hüzzam bir fısıltının koynunda Bir de yanık kokulu türküler ç/ağlıyordu Sığıntı bildiğim kimsesiz sokak aralığında Şifalı bir taamdı tadımı, Bir sen anladın Bir sende yankı buldu Deruni çığlıklarım... De bana şimdi; Sana aşkı mı tarif edeyim Senin arif zatında Yapma ey duruşu eda bakışı sefa Şuara şarabı içmişim sarhoşum Meclisi hakikat vurgun yeri göğsüm içre Can yerim Mısralar büyür koca bir ilmin dergahında Hangi imgeye dokunsam kurak gelir Çöl uykusu girizgahında Tarifi bereket, yağmıyorsa israfa durur Her harfinde sevdamsın..a n l a!!! Şimdi bana kelam ehli kadın mı diyorlar... Mim yüklü sözlerimi görsünler Henüz seni yazmadım Firari sözleri devşirmedim Tahayyülü vuslat çizmedim İçimin züleyhasının tuvaline Henüz sen Yusuf’u nakş etmedim Yüreğimin kurak iklimine Yağmurun kokusunu sindirmedim T’uzağım şimdilerde Beş mevsim Onüç ay Bin besmeleyle dokun adıma Adım adınla izah edildiği gün Günlerden vuslat gel dokun mezar taşıma Nuray AYHAN... |