Makbul Pazarında KıyımlarŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Doğayı bozan insanın, bozulmuş doğası töre cinayetleri üzerine... Vurdular bir kekliği...Kahrımdan, gözlerim göğünde asılı kaldı Vurdular erkekliği kararından, vicdansız dişlerde azılı, kanattı Yaban hayatları, ölümlüler avladı... Sızımız, gez göz arpacıkta takıldı İnsan hoyratları, onu göğünden koparıp, tüyü kanadından ayıkladı Vurdum duymaz; ete cana doymazlar.. Mahpus damında pişmanlığı; kararından, mavi göğü kızıla boyarlar Vurdular bir gelinciği... Kahrımdan , gözlerim toprağına kapandı Vurdular gelinliğiyle karnından, vicdansız ellerde kınalı, kanattı Yalnız hayatları, töresi bozuklar ağlattı... Yazgımız, sevişmeden kıyıldı İnsan hoyratları, onu düşünden koparıp, dili namusundan ayıkladı Vurdum duymaz; ete cana doymazlar, Maktul tabutunda kıyılmışlığı, yazgısından, kara toprağı kızıla boyarlar Vurdular bir hayali... Kahrımdan, gözlerim kabuslara uyandı Vurdular bir hayatı kaldırımdan, vicdansız eller barutla yandı Yazar hayatları, ölüm töresi avları... Yazımız ölümlere boyandı İnsan hoyratları, onu hayattan koparıp, ruhu bedenden ayıkladı Vurdum duymaz; ölümlere doymazlar, Makbul pazarında kıyımları; namustan, kara yazgı ile kan boyarlar S(y)N |
vuruyorlar mütemadiyen hayatları.