Alevi körükler Turnalar Susadım canımı kurban ettiler Karanlık ve sevgisizlik Birbirine çarpan kuru dallar Sürgünde tezahürsüz yıldızlar Uzakta alaca karanlığa baktı
Aramızdaki bağı kesme güneş Ürkütücü gölgeler kendini saklar Çürüyen leşdir iltihaplı ülser Deryayı kirletmez nasırlı mercan Hırs; sen git kendine meditasyon yap Sloganla büyümez devrimciler Yatılı vadilere doğuştan alışkın Kanat çırpan kuş sürüsü Çobanların tertemiz kalan tuzudur
Eski ve yeni diye bir şey yok Senin fikrin seni yönlendirir Kibir ve üstünlüğüne de güvenme Mütevazılığın kolları Kalbini bağlayan son köprüdür.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Nasırlı Mercan şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Nasırlı Mercan şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Değerli şairim sayfanızda akıcı anlamlı güzel bir eserinizi beğenerek okudum yürek sesinizin mısralara yansımasıyla harika bir eser çıkmış ortaya yüreğine sağlık nice böyle güzel eserler görmek dileğiyle kalemin daim ilhamın bol olsun selamlarımla kalın sağlıcakla
bazen yollar kesişir bir manayla o mananın içinde bir kayboluş olursun belki naif bir geçiştir şiirin elleri belki bir kısrağın göğe doğru şahlanışın resmidir belki de alelacele çekilmiş bir fotoğraftır, ormanların saçlarını dağınık dağınık yakalamıştır bir turna uyanır sabaha bir şiir doğar kendinden mütevazı bir şiir ki, "eski yeni diye bir şey yok" seni fikrinden yakalar
yürüyen kelimeleri seviyorum şair hele Karadeniz gibi dalgalanınca -tadına doyum olmuyor
Turna Ali'dir bizim oralarda usta, medet tir, yetiş tir... ve aslına bakarsan reklamsız, tantanasız, şatafatsız bir yemindir:)) neyse, konumuz da bu değil zaten. binlerce çiçek açtırabilen o yürek öfkeli belli ve belli insandan başlayarak hem de ve galiba yanı, yöresinde birilerine:) güneş, gölge, leş, ülser derken slogan atasım geldi lakin, gülümseteyim derken kızarsınız diye vazgeçtim, öfkenin de Devrimci bir başkaldırı olduğunu bildiğimden.