YUSUF İLE ZÜLEYHA-13
HAZRETİ YAKUP’UN AĞLAMAKTAN GÖZLERİ KURUMUŞTU
Yusuf’un kurtlar tarafından öldürüldüğü haberinden sonra Hazreti Yakup’un gözlerinden hiç yaş eksik olmadı. Zaman zaman Bünyamin ile Yusuf’un yerini doldurmaya çalışsa da bu mümkün olmadı. Sadece Bünyamin’e güvenirdi. Diğer çocuklarına hiçbir zaman güvenmedi. Yusuf’un rüya konusunda söyledikleri çıkmış, 7 yıldan sonra her yerde kuraklık baş göstermişti. Bu durum her yeri etkilediği gibi KANAN ( Güneydoğu Anadolu, Suriye, Irak topraklarının bulunduğu alanlar), Diyarını da etkilemişti. Kıtlığın ikinci-üçüncü yıllarıydı. Kenan bölgesinde de kuraklıktan bir şey bitmemiş, açlık baş göstermişti. Yusuf’un kardeşleri Mısırda buğdayın olduğunu, para karşılığında buğday verdiklerini duymuşlar, durunu Hazreti Yakup’a anlatmışlardı. Hazreti Yakup ellerinde bulunan paralar ile Mısır’a gidip buğday getirmelerini söyler. Yusuf’un 10 kardeşi Mısır’a gider buğday alırlar. Yusuf onların gelişlerinden haberdar olurç İstedikleri buğdayı verir ve tekrar gelmeleri içinde paraları çuvallarının içine geri koyor ve bir de şart koşar. Bir daha geldiğinizde kardeşiniz Bünyamin’i de getireceksiniz. Bünyamin gelmezse buğday vermem der. Birkaç ay sonra buğday azalınca durumu Hazreti Yakup’a izah ederler. Lüberküs, Mısır azizi Bünyamin’i de getirmemizi istedi. Aksi halde buğday vermeyecekmiş. Bunu duyan Hazreti Yakup Yusuf gibi Bünyamin’i de yok edeceksiniz, size inanmıyorum der. Ama kaklı aç kalmasın diye Bünyamin’i göndermeye mecbur kalır. Yusuf Onları sarayında ağırlar. Bünyamin’e durumu anlatır ama, diğer kardeşleri bilmez. Bünyamin’i Mısır’da alıkoyarak kardeşlerini geri gönderir.Aradan 6 ay kadar süre geçmiştir. Yakup gözlerini tamamen kaybetmiştir. Kardeşlerden biri Mısıra gelerek, durumu Yusuf’a anlatır. Yusuf Elbiselerinden birini, kardeşine vererek git bunu babana ver, gözlerine sürsün, gözleri açılacak. Sonra da hepinizi Mısıra Bekliyorum der Hazreti Yakup daha Yusuf’un elbisesi gelmeden kokusunu hissetmeye başlar. Elbiseyi kendisine verirler, gözlerine sürer gözleri açılır. Yusuf’un yaşadığını anlar. Hep birlikte Mısır’a giden kardeşler 11 yıldız 11 kardeş, güneş ve ay, anne baba, Yusuf’un önünde secdeye kapanırlar ve Yusuf’un çocukken gördüğü rüya gerçekleşmiş olur. AĞLARKEN YAKUP-13 Bir evlat acısı, bitirdi onu Gözleri kör oldu, ağlarken Yakup Acıyla geçirdi, her geçen anı Yusuf Yusuf diye, çağlarken Yakup Sabır, yıl bitti de, acı bitmedi On bir çocuk onu, tatmin etmedi Bir gün olsun, Yusuf’unu atmadı Deli yüreğini, dağlarken Yakup Mısır’dan dönmüştü tüm oğulları Bünyamin deyince düştü koları Anlatıldı azizin, garip halleri Kaderi Yusuf’a, bağlarken Yakup Mecburdu Bünyamin, gidecek idi Direndi sonunda, o peki dedi Birlikte giderek, ve gelin hadi Evinin geçimin, sağlarken Yakup Oğulları döndü, Bünyamin yoktu Bu acı Yakup’a, saplanan oktu Yusuf gibi oda, çok büyük şoktu Gönlünü beyhude, eğlerken Yakup Oğul adı, dolanmıştı, diline Sürdü yüzün gözün, hırka şalına Peygamber hırkasın, aldı eline Allahtan ölümü, yeğlerken Yakup Gözleri açıldı, gülmüştü yüzü Görmek istiyordu, Yusuf’u gözü Lüzumsuz diyor ki, bu sözün özü Allah’ın adını, söylerken Yakup Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ NOT: ARKASI YARIN-DEVAM EDECEK |
Selam ve saygılarımla...