Kısmet çok oyunbaz bir hatun.
Sabahları burnunu çekerdi kız,
Gözlerini kaşırdı durmadan. Oğlan çarşafını düzeltirdi yataktan uzaklaşmadan. Bir sabah dereotlu poğaça aldılar aynı fırından, Tanışmak mümkün olmadı. Kısmet elinde çayı, pişpirik oynardı o saatte kaderle. Kız, deniz börülcesine basardı sarımsağı, Okuduğu romandaki karaktere sesli sesli saydırırdı. Oğlan turuncuda geçmeyi severdi trafikte, Bulmacaların yarısını çözer, bırakırdı. Bir akşam kaza oldu anayolda hava kararmıştı yeni, İkisi de bakmaya gitti, göremedi. Kısmet fal açardı bir kaç. Saçlarını iki pelik örerdi kız çalışırken, En çok kirazlı küpelerini takardı. Oğlan çok severdi küf yeşilini, Hiç parmak arası terlik giymedi. Bir gece dolunay vardı, tabak gibi şöyle. Yürüdüler altında başka yollardan, Yolları kesişmedi. Kısmetin elinde bir koca tebeşir... Kız gülerken eliyle ağzını kapatırdı, Oğlan ıslık çalardı balık temizlerken. İkisi de aradı kalabalık boşluklarda ismini bilmediğini, Bulamadı. Kısmet yine saklambaç peşinde. İki dünya bir araya gelmiyordu bazen... Her oğlan bulamıyordu markette, elinde alışveriş sepeti, saçları ipek, gözleri ışıl ışılı Ve her kız otobüs durağında beklerken temiz yüzlü, yakışıklı ve güzel kahkaha atanı Sabahları burnunu çeken kızın sabah nezlesi geçiverirdi öğle olmadan, Ama bir gün geçmedi. Kalktı doktora gitti. ... Kısmet çok oyunbaz bir hatun. 29.07.2020 |