HAZAN HANIM
Anadan üryan göklerin
Karasını bağlamış yine gözleri İsmi ile müsemma Hazan hanımın. Birer birer kopmuş bağları Bulutlara tokat atmış Ağız dolusu küfürleri Utandırır Hazan hanımı. Takvimde yıl der Üç yüz altmış beş yaprak Her gün tek tek saymak Yetmez ilaç olmaya Hazan hanımın yarasına Bilir Hazan hanım, geçilmez Bu savaş meydanından. O’nun düşmanı dert Dert tutar koca tüfek. Hazan’ın cebinde sade sapan Vazgeç artık Hazan hanım Yokuşta taş toplamaktan. Yeğle artık sen de Gitmeyi ötelere Savaşında hükmen mağlup olmadan |