nâme’ki
Mektubuma cevap diye üç damla yaş göndermişsin
bir dipsiz bakış ki arka planına işlediğin gülümsemeyi koklayabiliyorum kotarabildiğim kadarıyla bu cılız ruhumla anlamaya azimliyim sanma ki talimliyim sadece talihliyim çağ yangınında yananı serinletmek zordur bilirim gün yanığı geçer de çağ yanığı hep bir sızı bırakır, yaktığ’ruhun süveyda hücresinde bir nevi immün sistemi bağıl belki de bundan yalnızlığı en yalın anlamıyla kucaklıyorsun gamzelerinde müstehzi misillemelerle direncine hayranım hayranım direncine hani titremiş ama üşümemiştin eksi kırkbeşinde soğuğun terlemiş ama beklemiştin artı kırkbeşinde sıcağın “bana ne “ leri ve bahaneleri müebbetle sınamıştın söz dağarcığındaki billur kulende senin olduğun yerde hep bir eksikti yeis bir fazlaydı umut “yap ve unut” derdin gece hummalarında kendine girerken kalabalıklar ortasında yeni yıllara bir yetim kimsesizliğinde bugün senden çok bahsettim kızarsın şimdi gökyüzüne bak en parlak yıldızı bul ona astım selamlarımı kabulse içinden üçe kadar say lakin sen cevabında aracı kullanma bir dudak kırp ülkem ve yarınlar için yeter mi yeter günlerden ne farkeder Fm |