Meşguliyet...
.
Siyaset sofrasında tattığım yalanlardan Fikrimde kalanları sindirmekle meşgulüm... Hamaset tafrasıyla ettiğim isyanlardan Aklımda olanları dindirmekle meşgulüm... . Dağıldıkça ufkumdan ilkel dogma sisleri, Gördüm insanlık için lüzumlu bahisleri... Zamanın gerisinde kalan eski hisleri, Hatıra dolabında dondurmakla meşgulüm... . Severmiş “tek adamlar”, cahili ve acizi, Gönüllü bağımlılık örtermiş her tacizi... Feleğin hayat diye bana çizdiği izi, Bilgi ile üst üste bindirmekle meşgulüm... . Edip kalbimi şeyhe veya imama zimmet, Dilenmişim benden de aciz kullardan himmet... Mesut, mutlu canlandı hayalimde hep ümmet, Asılsız hülyaları söndürmekle meşgulüm... . Din-iman tacirleri bırakmaz hiç peşimi, Beni hoş insan yapmak, cahil hoca işi mi... Hurafe kafesinden kaçan inanç kuşumu, Akıl-mantık dalına kondurmakla meşgulüm... . Böyle uçtu ömrümden elli senelik fasıl, Halen cevapsız lakin nice neden ve nasıl... Aklın aydınlığında belli oldukça asıl, Mübarek maskeleri indirmekle meşgulüm... . Atamızın yemini, “Ya İstiklal Ya Ölüm”, Çağdaşlaşma zemini “En Gerçek Mürşit İlim”... Deyip tüm yüreğimle, ya adalet, ya zulüm, Yönümü uygarlığa döndürmekle meşgulüm... . Veli BOSTANCI (Ankara, 2020) |