Bir bilsen içimden geçenleri
Kara sevdayı bilir misin sen?
Ayrılık, hasret ne kadar acıdır bir bilsen. Günlerce yemeden, içmeden kesilsen. Aşkının ateşiyle bir mum gibi eriyip bitsen. Bunları daha yaşamadın sen. Neler yaşandı bu topraklarda, ne aşklar ne sevdalar. Senin yaşadığın daha ne kadar! Elbet bir gün dağlarda erir bu karlar. Üzülme çocuğum, yakında gelir bir bahar. Halime bir bak! Hala gözlerim yollarda. Umudum kaybolmadı, sevdamı beklerim yıllarca. Yüreğim yanar kor bir ateş gibi. İçime atarım bütün dertlerimi. Bir bilsen içimden geçenleri. Dertlerini unutur, benim için ağlarsın belki. Ne aşklar, ne sevdalar yaşadık biz. Hep acı içinde geçip gitti senelerimiz. Umudunu hiç kaybetme çocuğum. Yüreğinden geçenleri ancak bir ben okurum. Bir zamanlar ben de senin gibi hayat doluydum. Sevdama kavuşmak için bir ömür boyu hayata tutundum. Yüreğim hep kan ağlasa da hiç bitmedi umudum. Karanlık sokaklarda sevdamı ararken kendimden kayboldum. Mevsimler rüzgar gibi geçti, ben çok yoruldum. Derinden yaralandım, sanki yüreğime bir hançer işledi. Bu aşk beni bitirdi, deli divane etti. İçimde yanan ateş, yüreğimi yakıp kül etti. Hala tükenmedi umudum, dört gözle beklerim yarimi. Belki bir bahar gelir, bitirir içimdeki yanan hasreti. Bir başına kalsan da kendi kendine. Aylar, mevsimler bir bir geçer sessizce. Elbet bir gün bu kader sana da güler. Merak etme, geçer gider bu acı günler! Duygularını serbest bırak, kır içindeki zincirleri! Aşkın sel olsun, aksın bir nehir gibi. Sevdana kavuşursun, üzme kendi kendini. Uzaktan sevdalanma, yüreğine hapsetme aşkını benim gibi. Sesin çıktığı kadar aşkını haykır, korkma! Kaybedecek ne var ki arkanda? Aşkının ellerini tut, ona sarıl sıkıca! Umudun kaybolmasın, bu can bu bedende oldukça... Mustafa Kaynak |