Bahçemdeki Güller Soldu
Ne halden anlayan var, ne dertten.
Ümidim tükendi, kayboldum kendimden. Hiçbir şey kalmadı ne hatırandan, ne senden. Ölsem de fark etmez kederimden. Artık çok yoruldum, bırakın beni. Kaybettim tüm yaşama sevincimi. Kendi halime terk edin beni. Karanlık geceler saklasın bedenimi. Kimse görmesin ağlayan gözlerimi. Nasıl olsa kimse fark etmez, kanayan yüreğimi. Zaten sen de benden habersizdin. Bir damla sevgini benden esirgedin. Sana ne söylesem inanmazsın. Belki sen başkasına aşıksın. Eğer kaybolup gidersem beni hatırlarsın. İstersen o zaman arkamdan ağlarsın. İstemem gözyaşların toprağıma dökülsün. Kimse benim için ne ağlasın, ne üzülsün. Rüzgarın savurduğu yapraklar, üzerimi örtsün. Başka bir şey istemem, senin yüzün hep gülsün. Fırtınada kaybolan bir martı gibi. Bir gün sen de yolunu kaybedersin belki. Bulursan sana yüreğini veren birini. O zaman hiç düşünme, unut beni. Bahçemdeki güller çoktan soldu. Zaten senden bir umut yoktu. Benimki sadece çocukça bir umuttu. Artık o da yüreğimden koptu, kayboldu. Umudum bir yaprak gibi kurudu. Yılların yükü, bedenimi çok yordu. Aşkımın acısı, yüreğime vurdu. Yazı göremedim, baharım hep kış oldu. Yüreğim kanıyor, kurudu gözyaşlarım. Kimse görmesin beni, herkesten kaçarım. Bir tek şiirlerim arkamda kalsın. İstersen onları da yak, külleri yağmurla beraber aksın. Sanki hiç tanımamış gibi say beni. Bir mecnun vardı desinler, gelip geçti. Artık bu benim son baharım belki. Arkamda kalmasın, hiçbir şeyin izi. Mustafa Kaynak |