Sensin Dermanım
Tadı yok hayatın, bana dar şehir,
Gönül hissiz, hasta, her anım çile. Mevsimler değişti, baharlar zehir, Bülbül sessiz, yasta, zâr eder güle. Bağlantılar kopmuş, gelmiyor selam, Kağıda darılmış, yazmıyor kalem, Şen dilim lâl olmuş, sızmıyor kelam; Bu can neden sustu, sor hâlim hele! Solladım Kerem’i, Kays’tan derbeder, Eyledim ömrümü, büsbütün heder, Sorarım güler mi, bir tek gün kader? Dostlar bile küstü, sır düştü dile. Kaybettim izini, adresin nerde? Zay ettim gözümü, iniyor perde, Ay tenin, zülfüne, birazcık sür de; Baktın meltem esti, ver kokun yele! Gurbet çok insanı, ateşe salmış, Gidende ne huzur, ne neşe kalmış, Sonunda bileti, dönüşe almış; Çıkıp gel yâr postu, ser bizim ele! Sol yerde, dağlayan, közümü söndür, Hovarda, çağlayan, sızımı dindir, Duvarda ağlayan, sazımı indir; Yine efkar bastı, vur dertli tele! Sevdamın kirmanı, harmanı sensin, Gönlümün gümanı, fermanı sensin, Canımın cananı, dermanı sensin; Doktor yaram kesti, sar elin ile! 19.04.2020 Muhittin Alaca |