..ustaiki nefes arasında ıslık çalmasını bilmeyen suskular varmış tek boğumluk hikayeleriyle ipini koyvermiş kuyulardan bir düşün çığlığını astılar göz çukuruma az önce gözü çıktı kirpiğe kaçan celladın bel bağlanmış yarınların yarınsızlığıyla yanağı al al olmuş hüzünler baştan kokan balıkların kuyruk sırasında duvağı hep kapalı bu şehrin sokakları saçlarına dolaşan sancı kolları kızılcık şeması bükülmüş boyunlardan geçen ar damarı gebe çatlatılmışlığının ağırlığına karalanmış dolunay gözetirdi oysa çiçeği burnundan getirilmiş toprağı -bu şehirde zehirlerden zemberek ısmarlanır mızrabına hangi dalı tutsak elimizde kalıyor be usta ... içimdeki yangını büyütmemek için kırk yama yaptım zihin perdeme bugün kırkladım kırkını da hüzün yağmurlarıyla biriktirdiğim öfke nöbetlerimi çektim ayın çıplak yüzünden söyleyemediğim cümlelerin üstüne saatler sabaha uzanırken suratıma fırlatılan satırları kazıdım bedenime hücrelerimi hiç bilmediğim bir diyara ipotekledim ilklerim döküldü deliliğimden -hayret ettim bensizliğime "canımın canı çok yandı usta" kuzeyinkızı/... |
Esen kalın