GÜLÜM
Hangi bahar döktü yapraklarını
Hangi zalim kırdı dalları.. Hangi vicdansız büktü boynunu Böylesine mahzun kırgınsın. GÜLÜM Çok mu değer verdin doğan güneşe Yağmurlar mı düştü güzel gözlerine Yaprakların sararmış solmuş Hasret kalmış bülbüle ... Kurumuş bahçelere dönmüşsün GÜLÜM Hani bülbül figan edermiş güle Aşkından boynunu bükmüş biçare Kanamış yüreği hiç yoktan yere Dikenler mi döndü acıttı bedenini GÜLÜM Her aşık gibi bülbülden Ayrımı düştün Böylesine boynunu büküp Yaprağını mı döktün Yağmura güneşe küskün mü Gittin. Kurumuş toprağa dönmüşsün GÜLÜM Kiminin dilinde sevda türküsü Oldun Kimin gözünde yaşlara döndün Bahçelerde bağlarda namını sürdürdün Şimdi ayrılık türküsü olmuşsun GÜLÜM |