Güvercin Masalı
GÜVERCİN MASALI
Planktonik aşklar sokağında bir nilüfer çiçeği Narsissus’tan bihaber kesiyor ince bileklerini Her taraf kan Üryan bir nefeste tütsülüyor gün ahlarını ırmak ... Zaferleri perişan bir yoksullukla eşleşiyor Çakıltaşları yorgun Herkes unutmuş tanrının adını .. Denizler çoktan unutulmuş Belki de geriye seğiren bir gülüş kalacak , uçuklu dudaklarından.. Avaz avaz bir ağıt tırmalıyor geceyi. Kimdir, ki/min sesidir avaz avaz çağıran tanrıyı yalnızlığımda Olsa olsa Pimi çekilmiş bir intihar bombacısının feryadıdır , sesini sesime katan ya da yalın ayak, yarı çıplak kreşento bir acı yankısıdır sızım ... Dağlara uzanan bir yol olabilir mi meselâ , kaybolan gölgem! Gün geceye evrilirken, Kana kana içtiğim su olabilir mi tanrı Çekip de gidemediğin bir şehir sevdası , sancısı Gözlerini kan bürümüş öfke /’li gölgen olsun artık peşin sıra seni izleyen... yüzüm diye dokunduğun parmaklar Avuçlarını ellerine gizlersin Parmaklarınla sevişirsin, gözünün kalbiyle öpüşür.. Sahi sen , bunu da mı bilmezsin... Ey kuzey yıldızı, damarlarımdaki deniz... Çekip gidin başımdan Kuşlarım dönüyor, başım dönüyor... Bir sarmal dolanmış belime O da çekip gitmiyor //....Sen/se/v Sen sev artık Bitsin bu ayrılık sancısı Yakınım uzaksa sana Kimin suçu olabilir kargalar Tanrıdan başka .....// İç konuşmalarını ĺâl dudaklarına mıhlama Söz şöyle, dik dur, kendinle biraz yarış.. Ölebilirsin günahların temize çekilirken Yeniden doğabilirsin belki... Unutma ,uyan artık Doğ! ...... Kan kırmızı kokuyor yıldızlar Tüm gökyüzü kapıları kapalı Güvercin kanadı, ay ve hüsran ve yitik unutuş... Halén Pahalı!.. Pencerelerimizde dinleniyor an/ı Gözüm yaşı dinmez, dinlenirken sözcüklerimde Tenimde zemheri bir gece yıldızı parıldıyor Kendini kırıyor karanlığa, ay ışımasına ve tanrıya Ben tanrıya sesleniyorum! Pırıltılar, yakamozlar , yansımalarda ... Yankımı arıyorum Nazende bir yağmuru dinliyorum.. Ayak izlerimden .. Bir masal sağdıcının belleğinde boy veriyor kırmızı Yeniden güller acıyor, avutma gülleri ! Dur Rengim solmasın artık ... Gel..! Kan ve beyaz,üryan çoğalıyor Dolaşıyor kuzey ülkemde Doğuruyor beni annem Sadece sana geleyim diye... Çıplak ve ölüme hazırım her zamankinden fazla Çünkü her doğum, ölümü çağırır belleğinde! Artık Ağarsın yokluğunun tesbihinde bir güvercin masalı ! gibi tan... İnan! İnan! İnan! İnan seni sevdiğime Gitme!.... 2013- 12 Haziran 2019 |
Ölsem de seni göndermem gönderemem gerisi detayı nakışı süsü bu önermenin. İnce ince işlediği bir el örgünün sadece renk ve motifinde kalmış birine doğum günü hediyesi olarak verilmiş bir hırka bir kazak gibi.