masa ritm
böyle zorlar işte itekler
oysa ne fukara mülayimliği yağmurlar yağmadan bayrağını unutup silahını cesedini taşıyan dimdik omuzlarında o ağacın kabzasından düşmüşsün çiçeğinden rahlenin cilasında parlayan suskunluk alnına kan damlamış dudağına kiraz yaşamak uzak kurnanın damlasına hep o mevsimdir ya biraz çatlayanlar geçilir tülleri olmayan camlardan şehirler geceler en masum aslına bir kadının vebaline ışığın en koyusunda af bir çimenliğin yeşilidir belki birliğin dansına bizsiz katışan gök bulutlar sırtlar buluştuğuna toprak anasına çağırmaz avucunu açana gelmez de türlü düzeni saydım sanırsın gözlerin ümmi iki dal sigara tazelenir ardına tadı kalan sisli gülümseme - şimdi |
hem şiire teşekkür etmeli hem paylaşılan ezgiye..