Biz
miktarı tutmadı barutun sende
sıkışıp patladın hep beni vurdun ne kadar sevmedim seni desen de aşkınla gönlümü yele savurdun sağımız uçurum solumuz deniz körebe misali yürüdük gittik ne uçmayı bildik ne yüzmeyi biz yürümeyi bile çok geç öğrendik ve şimdi koşsakta an gibi hızlı yaklaşmayı geçtim uzaklaşırız geçmişimiz dilsiz gelecek gizli biz aynı bardakta dolmaz taşarız |