ÂCİZANE BİR KULKırılan taşlar gibi, döşenip yol olmuşum, Tenha kayalıklarda izim bile kalmamış. Dilencinin elinde geçersiz pul olmuşum, Düştüğüm kaldırımda çöpçü bile almamış. Kimse farkında değil, bu dünyada var mıyım? Yavaş, yavaş eriyen buzul muyum, kar mıyım? Dalgalı denizlerde yol alan bir sandalım, İçimde bir korku var; ha battı, ha batacak. Rüzgârlı havalarda savrulan ince dalım, Ruhumdaki boşluğu kim nasıl kapatacak? Savaşlardan yıpranmış yorgun bir hisar mıyım? Delinmiş cepkenimi yarama basar mıyım? Ateş düşen yüreğim soğumuyor ayazda, Dökülen sular bile alev, alev yanıyor. Çaresiz bekliyorum, ruhum şimdi niyazda, Uykuya dalan gece, şafakla uyanıyor. Kül altına gizlenmiş ateş miyim, kor muyum? Gözlerim seçemiyor; kızıl mıyım, mor muyum? Sığ sularda yosunum, derinlerde mercanım, Herkes kendi kendine değerimi biçecek. Âcizane bir kulum, bir sıkımlıktır canım, Kimi hiç görmeyecek, kimi basıp geçecek. Çıkmadık şu canımdan ümidi keser miyim? Dünyadan yüz çevirip, talihe küser miyim? Ruhum sanki bir suçlu, altın kafeste esir, Habire çırpınıyor; ha uçtu, ha uçacak. Onu kimse tutamaz, kimse edemez tesir, Bir gün kafesi kırıp, huzura kavuşacak. Hiç mi ümit kalmadı, bu kadar naçar mıyım? Bu kırık kanatlarla acaba uçar mıyım? Sabri Koca |
Habire çırpınıyor; ha uçtu, ha uçacak.
Kutluyorum. Selam ve dua ile...