ÇINAR AĞACIHatırlıyorum da Daha dün gibiydi Serin bir sonbahar sarısında İlk yaprağın düştüğü o çınar ağacının altında görmüştüm ya seni Yüzün sanki nurdan bir peçe ile örtülü gibiydi Öyle Işıl Işıl bakıyordun ki Gözlerime kutsal bir mil çekildi sandım Hani insan kör’ken bile kalp gözüyle görür ya o güzelliği Öyle bir şeydin işte o anda Yani ekmeğin yanına yakışan su Toprağa can atan bir filiz tohumu Dile yakisan bir söz Alnıma yazılan ama görünmeyen bir kader gibiydin Fakat ne yazIk ki Dört mevsim arasında aniden bittin Her serin bir sonbahar sarısında Çat kapı çalınca aklımı Geçer diyorum Yüzüm yüzüme küskün aynanın sırrına gizlerken kendini Gece yıldızları döküyor birer birer saçlarıma Saçlarımda hüzün rengi ve yüzüne bakamadiğim nurdan rengin Sen gelince aklıma Alın yazımda bir intihar telaşı Ve o telaşta bir gözyaşı Yanağımdan gençliğime düşerek nasılda ölüyor Ellerimde yokluğunun kırışıkları Benim elimden tutup sanki beni sana götürmek istiyor gibi Her hangi vakitte Adın dolanırken dilime Birden Salkım saçak bardaktan boşanırcasına bir yağmur yağıyor Sanki hüznüme bulutlar bile ortak oluyor Uzaklardan senden bir haber getirmişçesine Ardıç kuşları konuyor pencereme Ve kanatları biraz ıslak üstelikte rengi bembeyaz Hani senin en sevdiğin orkide çiçekleri gibi İşte o anda Penceremde saksıda duran güller birden birden bire kırmızıya bürünüyor Yüzünü duvağına gizleyen Mutsuz bir geline Giderken adetten takılan bir bel kuşağı misalı Birden bir dem çöküveriyor o anda Bir yanık bir sevda türküsü söyleyesim geliyor Fakat sazına küsmüş kopuk tel gibiyim Cümleler göç ediyor iki dudak arasındaki yurdundan Ve sustukça biraz daha susuyorum Hiç unutmam Seni tanıdıktan sonra Daha bir sever olmuştum sonbaharları Ve özellikle de Sen dalından düşen o çaresiz yaprakları görünce Hep derdin ya bana Yaprak yerde değil dalında güzeldir diye Ve ne zaman yerde düşen bir yaprak görsen Onu avucuna alıp ağacın dalına yapıştırmaya çalışırdın Ben sana nasılda imrenerek bakardım o anda bir bilsen İçimden o anda kendi kendime derdim Sonbahar bir insanın eline Bu kadar mı güzel yakışır bu kadar mı Şimdi ben Senden sonra kuru bir ağaç gibiyim Sen ise sen ise dalını kaybetmiş bir yaprak Şimdi her hangi bir baharda Kim buluşturacak bizi bilmem amma İkimizde dört mevsim arasında Nasılda nasılda bu kadar kolay unutulduk Yaprağın ağacın ve sonbaharında mı hatırı yoktu Zaten o çınar ağacıda Ne hikmetse bizden sonra çürüdü gitti çürüdü gitti Ayhanca Cümleler Ayhan Akdeniz |