Eylülü de Geçtik...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın *sibel: Yerle gök arasında kalıp düşmeyen yağmur damlası...
Eylülü de geçtik
Yapraklar birazdan ayrılır dalından Çıplak dalları sarar kuru bir ayaz Kışa döner zaman Bir çocuğun burkulmuş dudağından Bir de en naif yanımızdan Yontuldukça irileşir acılar Şekli betimsiz duruşuyla Kan revan içinde kalsak da Bıkmadan soluklanışımız bundan Her durduğumuz yer nişangâh Kalbi mühürlü dilsizleri tutar vururlar alnının tam ortasından İçimizden biri düşmeden önce Yüreğine teyellenmiş Bir şiir Bulunduysa Bil ki bu son öyküsüdür Kanın kırmızısına bürünüp, ölümün moruna daldırsan da yüzünü Avuçlarını sinene gömüp gözlerinle dövsen de göğü Kapanmışsa geçmişe dair tüm hesapları Kıpırtısız dudaklarında yakaladıysan o son anı Ve özgürlük diye bellediğin bir avuç maviden Ve hatta adının anıldığı tüm şehirlerden geçerken Tek damla düşmez Olur, hepsi *sibel Usulca açılıp bakılsa Kalbi paslı Ama hala yüzünde gülüşü saklı |
Yapraklar birazdan ayrılır dalından
Çıplak dalları sarar kuru bir ayaz
Kışa döner zaman
Bir çocuğun burkulmuş dudağından
Bir de en naif yanımızdan
Yontuldukça irileşir acılar
Şekli betimsiz duruşuyla
Kan revan içinde kalsak da
Bıkmadan soluklanışımız bundan
Her durduğumuz yer nişangâh
Kalbi mühürlü dilsizleri tutar vururlar alnının tam ortasından
Güzel bir şiiri daha beğeniyle okudum. Şair Arkadaşımı KUTLUYORUM...