EYLÜLE DAİRSana, içime yansıyana dairdi anlatacaklarım Eylül olmasaydı önü. Solan gün ışığı Sararan yaprak Ve yüzümdeki derin çatlaklar Sana ya da sona dairdi anlatacaklarım. Kaç bahar pişirdim Kavurucu sıcağında temmuzların Şimdi yapayalnızım biliyorum, Çağın bilgelerine inat, cümle hainliklerin ortasında Eylül diyorum Kırık dallar Göçen kuşlar Avuçlarımda tohumları binlerce yılın Sana ya da sona dairdi toprağa salacaklarım. Yitiyoruz, gidersen yitersin demiştim Tuba ağacı ancak cennetle özdeştir, Sen kaynağında boy vermezsen yitersin demiştim Bir cümlede başlar her şey Sen ilk sözü söyle, ben tamamlarım. Kirpiklerine tünediğim zamanları an Kalbimdeki misafirliğine hürmetle Öylesine yorgunum ki ağır hatıralar Eylül diyorum Kapandı erkenden kapılar Nadasa kaldı tarlalar. Sana ya da hasada dairdi yazacaklarım. İşledim Sevincin gururunu da yasın hantal gövdesini de Aklımı mevsimlerle bozdum En çok eylülde takılı kaldı mısralar Sana dokunan sözler söyledim Sadece sana değil aymazlara dokunan sözler Aşkı vefasız sayanlara da Ahlakı ahlaksızlıkla savunanlara da Külün göğe savrulduğu zamanı da Rahmetin toprağa vuslatına da yazdım Hiç tamamlanamadı Hep yarım yamalak kaldılar Ah, eylül aklıma gelmeseydin apansız Darmadağın olmasıydı rüzgârda saçların. Eylül diyorum Seni ve sonu hatırlatan Yıldız çiçekleri yitirdi hükmünü Unuttum sandıkça geçmişi yanıldım Sürgünüm onca köyden vuslatsız bahara Eşiklerinde boğuluyorum eylüllerin Selin içinde susuzluğum. Bir sürü dış ses aynı şeyi haykırıyor: Ağla, ağla haline, bak ,yapraklar solgun Ölüm; aşka dair yeni bir başlangıçtır. EYLÜL 2018 SİNAN YILMAZ |
Bu güzel akıcı eserinizi kutlarım
Yüreğinize sağlık
Selam ve sevgiler…