Şah Beyitler-14
PİŞMANLIK
Bu dünya meydanında diri, ölüden pişman Büyük küçükten aciz, ayna surete düşman ARAFTA Yerle gök arasında, arafta kaldı gönül İntizardaki yârden, beddua aldı gönül GURBETTEN SILAYA Melâl çöker ruhuma, yakar gurbet ocağı Köz köz olmuş yarama, derman sıla kucağı BÎTARAF Ömür sayılı zaman, bir mum misali erir Taraf tutmaz aynalar, çirkini de gösterir SOKAK YETİMLERİ Şehrin aynalarına bir yetim suret düşer Kaldırım emzirirken, görmezden gelir beşer AYDIN Hep tartmakla meşguldür, en büyük kantar aydın! Beğenmediklerini kalemle yontar aydın! BİZE NE OLDU? Bütün renkler kirlendi, bize ne oldu gülüm! Basiretler körlendi, bize ne oldu gülüm! İNANANLAR VAZGEÇMEZ Menzili hedefleyen, iyi kötü yol seçmez Sonuna kadar yürür, inananlar vazgeçmez SINIRLAR Sevmeye de ölçü koy, her şeyin çoğu zarar! Sınırlarda gezinmez, akıl ortayı arar M. NİHAT MALKOÇ |