Yorgancı
yine bir sabah, günlerden yeni Pazartesi.
ihtiyar; kırlaşmış sakalı, bükülmüş beli. yetmiş senenin ağır gelmiş yükü belli. daha nasılı sormayın, okuyun okuyabildiğinizce. adı adımdan, yaşı babamdan yaşlıcan. siması tanıdık, dili naif, kalbi kırılgan. yorgancı; Kaleiçi’ nin eski esnaflarından. daha nasılı sormayın, okuyun okuyabildiğinizce. tabi, bırakalı çok olmuş mesleğini görmez olmuş o gözleri, iğne ipliği. olsun; ihtiyar herkesçe sevilen bir ahi. daha nasılı sormayın, okuyun okuyabildiğinizce. bir anlattı pir anlattı bizim ihtiyar. diktiği yorganlardan tut, nice anılar. meğer ne hazineler gizliymiş, hey canlar! daha nasılı sormayın, okuyun okuyabildiğinizce. uzatmadan girelim asıl konumuza. o anlattıkça daldım engin gözlerine. çıkamadım; derinlik girdi yolumuza. daha nasılı sormayın, okuyun okuyabildiğinizce. herkesin vardı elbette bir hikayesi. ihtiyarın, saymakla bitmez ki çilesi. "yalnızlık" Allah’a mahsustu, buydu derdi. daha nasılı sormayın, okuyun okuyabildiğinizce. |
Bilinmez öyle uzaktan, dinlemeyince... "
Bu mısraları yadıran üstadımın şiirinin fevkalade eşsiz olduğunu söylemeliyim. Şiir bizi daha da insan kılıyor. Üstadımı tebrik eder,saygılar sunarım.