0
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
1461
Okunma
Şu, gözlerinden hüzün yüklü, uzun vagonlu trenler geçen kadın var ya,
o benim annemdir!
…
…
Anne!
Bugün Pazartesi, aylardan Temmuz
Çocukluğuma uğradım biraz, ayaküstü
Yorgun ve yaşlı çocukluğuma…
Kireci sönük, çatlamış bir duvara yasladım sırtımı
Elimi elime kelepçeledim
Ve kapandım dizlerime…
Dilimin ucuna bir acı kondu
Bir soğuk rüzgâr esti
Gözlerim dondu
Uzun uzun sustum içime,
Sonra, kuru bir gül yaprağı gibi kırıldım
Küstüm içime!…
Hatırlıyorum anne!
Yaramaz bir çocuktum
Üstüm, başım toz, toprak, çamur gelirdim eve
Bana her kızdığında, dudağım darağacına asılırdı
Umudumun boynu devrilirdi
Bütün renkler solardı bir çiçeğin yapraklarında
Kuşlar hapsi boylardı yargısız,
Savunmasız…
Sonra kıyamaz, beni affederdin
Ben;
Kirli yüzümü
Su içirdiğim, yağmur yüklü bulutlara sürdüğümde anladım ilk defa
Mutluluğun ne demek olduğunu
Ve güneş öptüğünde yaralı dizlerimi
Ve koşup korkulardan, şefkatine sığındığımda
Ve sen saçlarımı okşadığında
Anne!…
Geceleri ıslak olurdu gökyüzü
Ecel teri dökerdi ay,
Yıldızlar ağlamaklı…
Bir papatya ölüsü kokardı odam
Dudağımın kıyısında kopardı kıyamet…
Yüreğim darmadağın olurdu
Kimse toplayamazdı…
İçimde kalabalık yalnızlıklar büyürdü,
Ruhum bir bıçak sırtında uyurdu
Dilsiz bir ağrı koşardı yüzüme
Yüzüm soğurdu
Kırlangıçlar göçerdi gözlerimden
Hangi düşün yüzüne baksam paramparça olurdu
Bir gün öyle çok mutsuzdum ki,
Gittim bir taziye çadırı kurdum kendime
Geldim, gittim binlerce kere
Doyasıya ağladım,
Gözlerim kurudukça suladım
Binlerce kere okşadım saçımı
Binlerce kere dualar okudum
Teselli ettim kendimi,
Kırılan heveslerimi yan yana koyup sevdim…
Ve başım sağ oldu binlerce kere…
Bugün Pazartesi, aylardan Temmuz
Çocukluğuma uğradım biraz, ayaküstü
Yorgun ve yaşlı çocukluğuma…
Çocukluğum anne çocukluğum,
Yaşayamadığım o diğer yarım
Ahh anne ah,
Üzülme!
Üzülme Anne, şimdi çok bahtiyarım…
01.07.2019
S.U.
Serkan Uçar
5.0
100% (7)