GÖZLERİN SENİN
Ne çimen yeşili ne gök mavisi
Oltu’ya benziyor gözlerin senin Ne ela,ne kahve,ne göl grisi Otluya benziyor gözlerin senin Bakınca eriyor gönlümün karı Coşturur içimde halayı barı Ne menekşe,sümbül ne haki sarı Oltu’ya benziyor gözlerin senin Gizemli,kasvetli benzer engine Yakar kül eder de döner yangına Benzer mi hiç gök kuşağı rengine Oltu’ya benziyor gözlerin senin Ceylana benzemez yakar kor gibi Öyle bir bakıyor iftihar gibi Parlıyor her daim kehribar gibi Oltu’ya benziyor gözlerin senin Lüzumsuz diyor ki ne desem azdır Bakışın verdiği ne güzel hazdır Bu göze sahip de Evrende azdır Oltu’ya benziyor gözlerin senin Sadık Dağdeviren (Aşık Lüzumsuz) ESKİ ÇAMLICA’NIN TEPELERİNDE Bir rüyaydı sanki geçen yıllarım Eski Çamlıca’nın tepelerinde Tarihin tanığı,o nekropoller Sevdama da şahitlik ederler mi ki Televizyon kulesi sorsan anlatır Bir yürek çarpardı sevdiği için O sıcak İstanbul gecelerinde Patika yollardan koşarken canım Çocuksu duygular sarardı bizi Yorgunluktan bitap çökünce yere Ağustos böceği sesi gelirdi Eşlik ederdi şakıyan kuşlar Uzanırdık öylece çimler üstüne Dün akşam dolaştım ben Çamlıca’da Her yerde sen vardın sen kokuyordun Ilık sam rüzgarı vurur yüzüme Derin bir iç çektim, Bakarak düne Hani bir ulu çam ağacına, Adımızı kazımıştık birlikte Yosun kaplamış okunmuyordu Temizledim bir, bir ellerim ile Görünce adını duygulandım ben Tutamadım kendimi ağladım canım Yoldan geçenler görmesin diye Issız bölgelere doğru kaçtım ben Salacağa inip banka oturdum Martılar hep bir ağızdan selam verdiler İçlerinden en yaşlı olanı Tanıyordu sanki çevremde dolanıp durdu Nerde o diye hep seni sordu Çevirdim başımı denize doğru Ah Üsküdar dedim,Ah sen Üsküdar ..ve de Üsküdar’a bir şiir yazdım Tarihin değerli eserle dolu Nadide çiçeksin,gülsün Üsküdar İçinden geçerdi İstanbul yolu Nadide çiçeksin,gülsün Üsküdar Bizans’ı almaktı onun niyazı Konakladı sende o Baddal Gazi Daha neler çıkar yapsalar kazı Nadide çiçeksin,gülsün Üsküdar Daha kimler geldi sende kaldılar Fransız Luiler,Alman Konradlar Haçlıyız dediler yağmaladılar Nadide çiçeksin gülsün Üsküdar Salacakta iskeleye bak hele Tersane bağrını açmıştır yele Şu kız kulesi’de gelse bir dile Nadide çiçeksin,gülsün Üsküdar Ah Fatih mescidi,bedestenlerin Sultan sarayların ve de köşklerin Dillerdedir o yaşanan aşkların Nadide çiçeksin,gülsün Üsküdar İlim,irfan için Medrese sende Araba vapuru,matbaa sende Kutsal yolculuğa başlangıç sende Nadide çiçeksin,gülsün Üsküdar Hanı hamamları bir çok yapısı Ticaret merkezi ekmek kapısı Lüzumsuz mirastır bize hepisi Nadide çiçeksin,gülsün Üsküdar ….Evet, Senli günlerimde, Nadide çeçekti,Gül’dü Üsküdar Setresi Uzun Katip, Nigarlar Nedimler Kimler geldi,geçti senden Ne aşklar yaşandı mevsimler boyu Tek başıma dolaşıyorum Şimdi ben, …Evet şimdi ben ESKİ ÇAMLICA’NIN TEPELERİNDE |
kutlarım
saygįlarımla