Cennet ve Cehennem
Günün ilk ışıkları vururken yüreğimin tenhasına, bir teslim oluş hükümdarlığı vardı odam da. Ne kadar çok şey kazanmıştı hayatım ve ne kadar çok yitirilmişliğim vardı, kalmamıştı elimde ve yüreğimde bir anlam. Bu kadar kalabalığın içinde, normal bir şey mi yalnız hissede bilmek?
Senelerin ardından kalanın bu mu olması gerekiyor du? Soruyorum hep kendime. Nedenleri, niçinleri. Acabaları. Mümkün olan mümkünsüzlük mü? Elbet değil di! Mümkünleri, mümkünsüz hale getirebilmekte insanın elinde değil midir? Mümkünsüzlükleri bile aşabilirken İnsan. Her İnsanın tercihleri belirliyor hayatını diğer etkenler kadar. Çoğumuz, istediğimiz yerde hissetmiyoruz kendimizi. Hep bir şeylerin umudu, hayaliyle yaşamaya devam ediyoruz. Hayatın rutini bu netice de. Doyumsuzdur İnsan oğlu. Elinde olanla yetinmeyecektir. Duygusal olarak ve maddesel olarak. Hep bir fazlası olsun diye çabalar durur. Oysa bir tabak yemek, bir yudum su, yüreğine giren ve var olan sevgi mutluluğa yeterli değil midir? Neden bu kadar mutsuz yaşıyoruz bu hayatı? Neden sadece bakıyoruz hayatı da, göremiyoruz acaba? Neden bu doyumsuzluk? Hastaneler, Mezarlıklar bu kadar İnsanla doluyken. Nefes alabildiğin her gün sana sunulmuş bir hediyedir Tanrı dan. Gözünü açtığın her günde bir anlam var aslında. Yanından yürüyüp geçtiğin bir çok şeye kör olmuşsan, Aldığın her nefesin değerini bilemiyorsan ve sana sunulan bir çok nimetin farkında değilsen, Tanrı sana daha ne yapsın ki? Bütün Kitaplar da sevgi der. Sevginin kutsallığı hiç bir şeyle değişe bilinir mi? Bir İnsan, bir İnsan ı seve biliyorsa eğer Cennet i aramaya gerek yoktur ki! Sevginin olduğu her yer sana Cennet. İyilik der kutsal kitaplar. İyi olun ve dürüst olun. İyiliğin hüküm sürdüğü her yerdedir Cennet. İnsanların bir birine karşılıksızca yardım ettiği yerdedir Cennet. Savaşın olmadığı, kanın akmadığı, kimsenin açlıktan ölmediği her yerdedir Cennet. Cennet uzakta değil aslında, Cennet senin sevgi ve iyilik dolu yüreğindedir. Cennet senin Dünya ya sevgi ile iyilikle dolu bakışında saklıdır. Her İnsan üzerine düşeni yapa bilseydi aslında, bu Dünya Cennetti. Bu Dünyayı Cehenneme çevirendir İnsan oğlu. Cehenneme çevirdiği Dünya da, Cenneti arayan da İnsandır. Cennet i, Cehennemi ebediyette aramana gerek yok ki! Senin yaşamının hükümdarlığın da Cennet ve Cehennem. Sen iyiysen, bir artı olur Cennete yaşam. Senin gibi iyiler çoğaldıkça bütün Dünya Cennettir. Kötüler çoğaldıkca da Cehenneme dönecektir Dünya. Günün ilk ışıkları vururken yüreğimin tenhasına, bir teslim oluş hükümdarlığı vardı odam da. Ne kadar çok şey kazanmıştı hayatım ve ne kadar çok yitirilmişliğim vardı. Cenneti de gördüm, Cehennemi de. Işığı da gördüm, karanlığı da. Gördüm. Duydum. Tattım. Yaşadım. Yaşamaya devam ediyorum. Görmenin farkıyla, duymanın, dokunmanın, tatmanın farkıyla. Her gün bir şey daha öğrenerek. Öğrenmeye çalışarak. Aydınlık benim aydınlığım, Karanlığın da benim karanlığım olduğu kadar. Dünya nın Cennet olmasını diliyorum. İyiliklerinizin çok olmasını. Güzelliklerinizin çoğalmasını diliyorum her gün. Günün ilk ışıklarına Merhabam var. Karanlığa EyvALLAHımın olduğu kadar. İçinizde ki Cennetinizin, dışarı çıkmasını diliyorum. Sevgi ve Saygılarımla. |