PENCERESİ OLAN BİR ZİNDANBaşından beri biliyormuşum Yağmur yağınca tenime hiç duymadım. Topraktan gelmişliğin kokusunu İki benliğimin savaşarak sevişmesi Öyle gürültüsüz ki Hem nikah hem de cenaze merasimi Benimkisi Gök, mahçup bir fahişe gibi gizlice Yeniden doğurduğunda beni Boşalan yere kendimi koydum Olanca haşmetiyle gözler önünde olan tüm nesnelerin Ve objelerin önemi sizin olsun Ben boşluklardayım Sizin ve benim tekstürümüz bu Ruhum kutsal kılıcını kınından çıkardığında Önünde eğilen maviyi iki omuzundan kutsadı Tanrı Kırılmış kemiklerin arasında kırılan duyguların varlığı Yine boşluğa karıştı. Maskelerin ardına kaçışan korkularımızı Körlüğümüzle ödüllendirdik. Akışkan tövbelerinizi O çok konuşan belleklerinize yediriniz ki Sussunlar Semirmiş günahlarınızı beslediğiniz zamanlarda Sevapsız tüm ayıpların talibiyim Doğrunun gerçekten ayrışması kadar zor bişey Bu Ekstraksiyon! Sağır kulaklarımızla duyamayız Unutttuğumuz gerçeklerin can çekişmelerini Kolaydır ölüleri sessizliğine göndermek Peygamberler bile susuyorlar. Gölgelerde gezinebilirsiniz Güneşin izin verdiğince Benim tek istediğim ‘’siyah kare’’ Deniz... |
“Hayatta ya tozu dumana katarsın, ya da tozu dumanı yutarsın"...
...........................................Saygı ve selamlar..