BİR FAHİŞE İÇİN MÜNHAL KADRO İLANIŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Kendi gölgesine acıyan müşteki..
Doğrul.. Duruşu olmalı her duruşmanın... Dalgakıranları gördün mü hiç? Köpük köpük kırılışını Deniz’in Ve her çarpışında benzer yerlere Acısını haykırışını sessizliğe Kayaların arasına sığınır ya parça parça Her bir kayada iz bırakarak ayrılır ıssızlığına Bir abdestle cünüplüğünden arınır kaya Gece olunca tüm yıldızları takarım boynuma Ay benim tacımdır İşte en sevdiğim kurumsal kimliğim Bir de şu küreksiz kayığa sor Benimle kalmak… Bu çok zor! Her Deniz kazasının ölüleri büyümezler İşte ölümün güzelliği En büyük kayıp çocukluğumdu Sanırım şuralarda, Bir kayanın altında O aradığınız ısı artışı Bulunamıyor buralarda Mevsimlerden kaya… Sömürdüğünüz tüm şarkılar Hepsi birbirinin aynılar Ve baktıkları aynalar Sırları içinde yansıtıyorlar. Bir banka oturup seyre daldığınız Hani keyifle erkinizi çitleyerek izlediğiniz şu dalgalar Bir Deniz boğuluyor, Oysa çok eğleniyor kayalar. Bir gemi direğinde danslar Ve işte alkışlar… Masumiyetini yitirmiş kucaklamalar Sorumlusu? Deniz olanlar Hanginizin umurundalar. Bakıp görmediğiniz Her köşe başındaki bir avuç Su onlar. En yakınınız olurlar ama asla dostunuz olamazlar Grev yapamazlar mesela Ya da toplu sözleşme Yapamadıkları yapabildiklerinden çoktur O Denizlerin hakları kayalardan sorulur. Ben böyle şeyleri düşününce Bir de diğerlerinizi Bir de değerlerinizi… Eşofman giymiş okul çocuğu mu, Yoksa siz mi orospusunuz? Deniz... |
ve bir de dönen dünyaya baktım.
bir de, dönen politikalara....
insanlara ve bütün davranışlarına...
ve hepimiz biraz orospuyuz galiba.
yani böyle...
bir yanımız oraya kayıyor öyle ya da böyle.
üstünü örtsek de ötmesek de,
tanımlar hep baki kalıyor.
mesele eşofmanda değil yani.