Tilki ile kurt masalıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir masal belki
Tilki bir gün göç etmiş yemyeşil başka dağa Bakmış ortalık sessiz demiş ki benim ağa Bunlar beni tanımaz kendimi tanıtayım Az da kurda benzerim biraz hava atayım Bakmış kurt yuvada yok yavrularını çalmış Aralarına girip türlü hayâle dalmış Bukalemun renk vermiş tilkinin gerisine O da kurt oldum sanmış bakarak derisine Ulumaya çalışmış lâkin sesi acaip Postu tamam velâkin sesi kendine rakip Kurt postunun içinde köye girmiş bir gece Kilere dalacakmış sinsi sinsi gizlice Eşmeye hazırlanmış bahçe/nin temel/ini Çiftçi erken anlamış tilkinin emelini Bir makas darbesiyle kesivermiş kuyruğu Görenler şaşa kalmış nedir bunun uyruğu Kesilmiş kuyruğuna bağlanmış bir teneke Kendim ettim diyormuş burnunu çeke çeke Bizim tilki perişân acıyla koşmuş göle Dudağında bir şarkı çile bülbülüm çile Ne kurt diye bakan var ne tilki diye takan Gidip kurda diz vurmuş bağışla beni hakan Tilkiden kurt olmazmış biraz haddimi aştım Poh pohladılar beni ondan kabarıp taştım Kurt demiş ki çare yok hainlerin derdine Düşman olsa severim rastlayınca merdine Sen benim dağlarımda itibârımı sezdin Kılığıma girerek ne cüret öyle gezdin Kurtların yasasında sürülmendir doğrusu En hafif ceza budur kaybol fırsat uğrusu Ayak bastığım yerde yasaktır artık gölgen Git sırtlanlarla dolaş ordadır senin bölgen Ancak orda bulursun tiynetin kemâl/ini Bir daha görmeyeyim o hâdsiz cemâlini İste böyle bir masal bedbâht tilkinin hâli Bu mel’undur diyerek taşlıyormuş ahali Ağzını bağlamışlar vesveseyi yaymasın Kendi etini yesin, yesin yesin doymasın Bu masal böyle bitti belki gelir gerisi Eğer ki anlatırsa Makberî’nin perisi ______Makberî |
:)
şahane şiir...