GEREKMEZ ARTIKBugünde gerekli idin ekmek, su, hava gibi Gelme sakın çok geç kaldın yüzün gerekmez artık Hayalinde tutukluydum bitimsiz dava gibi Zerre kıymeti kalmayan sözün gerekmez artık Kalem yazamaz halimi derdim sığmaz beyana Damla oldum düştüm gözden karıştım çağlayana Kerem gibi küle döndüm aşkından yana yana Özlemimi yaşatmaya nazın gerekmez artık Yel vurup savurdu beni yüce dağlar başına Dert edindim hiç kimsede rastlanmayan eşine Düşürdün naçar ömrümün tükenmeyen kışına Baharı bir yana bırak yazın gerekmez artık Yırtıp attım can evimde sakladığım resmini Anmak bana zulüm oldu özlediğim ismini Kara taşlara değiştim sarıldığım cismini Verdiği sözde durmayan özün gerekmez artık Ah çekip hasret yaşadım gurbetin diyarında Hüzün deryasında yitip gönlümün efkârında Kuru kütük gibi yansam cehennemin narında Alevleri söndürmeye buzun gerekmez artık Yüreğimden gözlerine sevda olup aktığım Birlikte yaşlanmak için gemileri yaktığım Karanlık gecelerimde yıldız diye baktığım Kaybettiğimde yolumu izin gerekmez artık Gönlüme huzur bahşeden sesini duymak için Çiçeklenmiş dallarında hüsnüne doymak için Ruhum darda kaldığında başımı koymak için Cennetten köşe bildiğim dizin gerekmez artık Aydın’ım razı değilim anmayasın adımı Dostun dergâhında bile mevzu etme yâdımı Yaşamaya küstürerek bozdun ağız tadımı Aşıma lezzet katmaya tuzun gerekmez artık 26.03.2019 |
Özverili anlatımıyla harika bir şiir okudum…
Kalemi ve yüreği kutlarım...
.......................................Selam ve saygılarla.