İçime dökülen gözyaşlarımla başlar
Burada can veren Mehmetçik’e alkışlar
Her karış toprakta sayısız şehit kanı
Lanetlemez, bağrına basar akıtanı
Siper dedikleri şu karşıdaki hendek
Açık unutulan bir mezar olsa gerek
“Allah, Allah” nidaları hâlâ duyulur
Ecdadı kahraman yapan, işte bu şuur
Tepede, bir ihtişamlı abide bekler
Nöbette; altında fırtınalar, ve şimşekler
Ne hengameleri görmüş kayalar koylar
Yatar Ahmet’i Mehmet’i hepsi boy boylar
Yosun mu barut mu kan kokusu mudur bu
Hakkın yolunda kınalı kuzu mudur bu
Yığın yığın olmuş mübarek naaşları
Bir yanda kol bacak öbür yanda başları
Nasıl dayanır yürekler, nasıl dayanır
Var olmak mı, yok olmak mı, nerde bu sınır
Dereler bir başka akar burda, çağlamaz
Sanma, aldanma ki sular matem bağlamaz
Gök, deniz ve toprağı o günlere tanık
Kalelerin bağrı top mermisiyle yanık
Bu diyar Çanakkale, şehitler diyarı
Tarihe yazılmıştır, geçilmez, suları

Çanakkale fırtınadır, apansız kopan
Sadece savaş değil bu, şanlı bir destan
Ey bütün dünyayı ram eden o kahraman
Kendisi ölmüştür o seni öldü sanan