Garibanligi yoldaş edinen caniŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Sefiller romanı ilham kaynağı
“Öyle alçak bir kapıdır ki açlık, geçilmesi zorunlu oldu mu, insan ne denli büyükse, o kadar çok eğilir.” Victor Hugo
Darağacı sendin! Boynuna takılan soğuk salıncağında Jean Voljean Ekmek çaldığında ,kürek cezasına çarptırılan Şehrin kırık kaldırımlarında Unutulmuş bir köpek yavrusu kadar aciz Kimsesiz, yalınayak ve suskun Hor görülen Kırgınlığı, karanlığı peşi sıra sürükleyen Suçlu ve ölüm kadar yakın Verselerdi, ötenazi kadar hür hakkını Azmazdı ağrıyan yanları Garibanlığı yoldaş eden bir caniydi aslında! Kime anlatabilirdi ki derdini Kime? Üç beş ekmeğe sarılı kokuşmuş ciğer Kaptırır bir kurnaza uyanık geçinen Sırtında iblisin eşekten ağır şeleğini Çalmasa idi ihanet sarnıcı bir beste Gitmese idi yareni, Vay vay Buda revamı mirim En kralından olsa baklava Bir onur bulmuşçasına Tiksine tiksine yer miydi? Zarar ziyan değildi tek düşündüğü Yüzünün mor’a dönen haysiyeti Garibanlığı Yoldaş Eden Victor Hugo’nun Sefil’lerinde Direnci kırılan hayat çizgisi bildirgesi Gidişi gibi kimsesiz Rengini bulamayan, yaprak gibi dağılan Şairinse; Satırlara keder yüklü şimşekler ekleme derdi. Jale KESKİN/iSKENDERUN Pasif şiirlerimden |
Yılan oldu
Canların boğazına dolandı
Vay,vay,vay,vay
Düşlerimiz çukura düştü
Hayat bize neden küstü
Kirletildi Atatürk büstü
Vay,vay,vay,vay
Garibanın çocuğu ezildi,
Hep kurşuna dizildi,
Kalbimiz kaç sefer öpüldü
Vay,vay,vay,vay
Güzel şirine hediyemdir değerli hemşerim,,selamlar,,ilhamın hep böyle güzel olsun