İZAHI YOKTU...Sözcükler abartıydı belki yanılgının Bir adım ötesi İçimdeki şiir dağlar Ve geçit vermeyen s/ağırlar. İçimdeki iklimdi aşkın emsali bir tutsaklık: Anmakla adını mükellef olduğum Sisin ızbandut neşesi Ne de olsa sarmıştı kollarıyla herkesi. Bir hıçkırıkla bağlandığım nicesi: Yoldan çıkmayan duygular mıydı da Esaretin alfabesi hep tek hece? Tek gece yetmedi de oysa Yetmeyecekti her fısıltıyı haykırmama. İzahı yoktu: Ne güneşin tutulduğu Ne ay’ın serzenişine isyan Eden tutuklu doğamdı Tutturduğum sevgiyi ötekileştiren lehçesi Adı insandı sözüm ona: İnsanca sevdiğim, yürek verdiğim Lal suretler belki haris kimisi. Varsın es geçsin şahikanın öteberisi İklim doğuran bir Tanrı Sanrı yüklü doğamızda Süre gelen kayıtsızlığımız İzleklerin ruhuna gönderme yaptığımız Sanılarda aşka beyitler sunun Devingen yel değirmeni: Öğütüldüğüm ama asla Övünmediğim. Sevip de sarnıcına gizlendiğim kuyusu aşkın. Derdest varlığım: Hicabın karesi Belki hiçliğin de garantisi Minvalinde s/alındığım yalın kelam. Reçetemi yazandı Tanrı Azansa isyan yüklü münafık Kör yetilerinde kendince evrenin Sunumu hangi maruzatsa Benlik deyip bizlik duygulardan ırak Oysaki tecelli eden değil miydi? Manifestosu sözcüklerin: Kalıbını b/asan sergüzeşt hüzünler: Ayıp değildi üstelik gözyaşı Genelde inancın doğasından yüreğe uzanan. Göğün retinasında kocaman bir yırtık Tanrının gazabına müteşekkir Selamın güftesinde hazan; Mevsimin bestesini çalan şimdiden Mart’ın ayyuka çıkan coşkusu: Bahara giden yolda Sevgiyi eken olsa da hüsran Kanatlarımdan süzülen yaşı Silecek içimdeki devasa hüviyeti İnancın uzamında Hala sevgiden yana çalan şarkıları. Hece hece çalan bir kazanım Huda’nın tanıklığında Aymaz bir acı Mazlumdan doğan ışığı Soluyan ruhunda Güncesi sadece ömrün kalan beyitlerinde Gölgelerden uzak semavi bir coşku Sınırsız özlemin de yankısı Yalın ayak tüm haykırış Cezbeden varlığı izafi bir yalnızlık Dünde kalan. |
Yüreğine emeğine sağlık
_____________________________Selamlar