kirpiklerinin altında kristalize olmuş duyguların
hani yüreğine dikenli teller saplanarak
sevmek zorunda kalan
filistinli bir kadının bakışlarındaki
tereddütte saklı sanki isyankar hallerin
ne demeli peki
hayatın bir anlamı vardıysa eğer
çoktan ebesine selam göndermişliğin

ne güzeldi ama
patlak lastik bir topa kazınmış
anılarını sarmalayıpta yakmışlığın
sessiz bir sırıtışın hüküm sürdüğü
sır dolu benliğinde çocuksu pırıltın
yalın ayakla koşan çingene çocuklarının
parlak mavi gözlerinde korkusuzluğun

hay geçmişin satılmış ruhu
gecenin şu vaktinde
buldun ya yine beni
zıbar diye öykünüyor artık yıldızlar
çok değil daha dün idi
gecesine hüzün
sabahına uyku çöken
nasılda köpürüyor
zamanın beyaz boğumları
dalgaları vurdukça pencereme

buram buram özlem kokuyor

yarım kalmışlık hissi gibi illet

farkedilmez bir bela 
gibi
sabahın ayazlarında,
kuş uçuşu gibi bir atımlık

sigaramın dumanında,
bir kahve yudumunda

sonunda ta en sonunda

yarımın bitimlenmiş deminde

belki bir özlemek nöbetinde


hep gecenin köründe ama
başlasın hadi
düşlere ışıyan
karanlığın kölesi olmuş
halüsinasyonların aldatıcı tondaki
kısa metrajlı halleri.,,atn