eski zaman eşkiyaları-3
dağlar
yarasa siluetli dağlar.. direncine çırpıyor kurumuş saplarını saçlarına yaslanmış bitkilerin.. çoban ateşi/ben yatarken yağmur gürültülü bir melankoli, palazlanan yürek alevi.. birşey düşünüyorum senin de çok iyi bildiğin.. (kızkuşu olabilir.ya da sakızotu..veya 4 çicek buğu vermiş alkımlara..bir mavera..4 ter damlası..ve ün nehir alüvyonsuz..diri..üç gül arası..bir şey..geceyarısı) kızgın-yavan geceler bozrak güvercinler uçururken çocuk seslerine/ay düzenlerine dağ kırlangıçlarının kanat ezgileriyle süslendi bulutlar.. çam ağaçları içinde yaprak gölgelerin sınırında firari başakların yağmur düşünde güvercin bakışların neferi.. kırılgan--- durgun--- ve bir mavzer--- bir ateş--- ve bir kurşun--- düştün. gökyüzüne ağıt gibi duruşun.. taht oldu mimozalar parladı adımlarında.. gökyüzü helalleşti yıldızıyla o gün periler titedi çocuk masallarında at şaman törelerine emzirdi yavrusunu çeşmelerin ad-kütüğüne hayıratı kazındı dantelli suyun.. dört gün göçmen bakışlım ley.. kırıldı mermeri alnın (üçü gül-biri karanfil 4 çicek) 4 ter damlası dört çicek kokuyor yamaçları mermilerle ışıyan dağların.. |
biz de de var
yad ettim
çok derindi dizeler
mermere kazımışın öyküleri
sevgi ve hürmetimle