boşluğuna yangın olduğun gökyüzü sende konuş.
beni yalnızlığa hapsedin
karanfillerimi zincirleyin
ama ölümümü özgür kılın
etkin.--------

zulada gri akşamları havalandırmanın
voltalar,direnişler,menekşe sabahlar
illegal seviler patladı

dökülüyor sesleri hakların..

aydınlığını özlemişken senin,
kumral isterisiyle tutkunun,
göçecektir elbette son titremeside korkunun..

ellerin üzüm bağlarken
kızıl buğusuna geleceğin
düşüncen olasılıklar sağlayacaktır
özgür yarınlar için.

akasya..

bakır büken özgürlük
tünellere kapak patlatan
toprak kazan/demir kesen

......firar...................................................

büklüm saçlarıyla serin
görgün gözlerinle çakmak çakmak gelir
ve zulasında hırçın,
kaçamak kargülleri belirir..

silüs almamıştır..firaridir
oysa güvercin bakışların askeridir
yaprak gölgelerin sınırında
profilden silik resmi
cepheden yoksul gölgesi şairliğin
ve yedirenk dirençli sürgün
sevil’li sözcüklerle
mezopotamya’nın uçuk otlarında gerinir yini
yosunsuz mezhep ipekleriyle
(geç kalmayla hep birşeylere)

kürt ana şahmeran işler kilimine
gelin
damadın yağız tenini
sakallarını

dört gün göçmen bakışlım ley
vurgun öfkeleri bezer isyanının fetvasına

dağ rüzgarları sessizlik çözer sözlerinden
hilâli çekilir kirpiklerin nehirlerin eğrisiyle
sonsuzluğundan alev alır öyküsü
yüzyıllık aşkların
hayat
parmaksız yontulara gebe kalacak ezgileri döller
sancılı yüreğin yabani taşrasında

tabu kalarak santurlarlara anılır,
filpaye ağıtların ağzında..

GBa