ŞİRAZE-92
ŞİRAZE AŞKI
Bir sabr-ı sükûndur, Şiraze aşkı Bu sırrı bilenler, candan geçendir Şükr eden yürekte, olur mu kuşku Bil iman edenler, sevgi saçandır Tükenir mi ömür, her gün yeisle Ömrünü aşk ile, duyguyla, hisle Bir bakış yeterli, konuşmaz asla Kalp gözüyle bakıp, bâde içendir Bir leyl-i gecedir, hasreti yarin Şu kalbin yapısı, ne kadar narin Anlatması çok zor, manası derin Gerçek gönül ehli, değer biçendir Sevdayı bilendir, ummana salan Hâkka sevdalıdır, aşktan feyz alan Hırs ile bedendir, geriye kalan Aşk ile yoğrulan, nefsten kaçandır Silerler yürekten, kir ile pası Eksik etmez dilden, yasin, ihlası Bell’olur her yerde, sevenin hası Masum gönüllerde, çiçek açandır Hakkına kul olan, ve onun yari Hayır, şerde ondan, dinler mi zârı Gönülller feth edip, sevilen biri Bu fani Acun’a, konup göçendir Aşık Lüzumsuza, canan Şiraze Şamdandaki mumu, yakarken aze İnsan onurunda, aşktır efraze Kin nefreti atıp, aşkı seçendir Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ ETEK YAZILARI SÜKUN: Sessizlik, suskunluk ŞİRAZE: 1. Ciltçilikte, kitap yapraklarını düzgün tutmaya yarayan ince örülmüş şerit. 2. sp. Pehlivan kispetinin paçası. ŞÜKR: Allaha memnuniyetini bildirme, hoşnut olma YEİS: Karamsarlık, üzüntü LEYL: Karanlık, gece karanlığı, zifiri karanlık NARİN: İnce yapılı, nazik UMMAN: Okyanus FANİ: Ölümlü ZARI: İnleyen ACUN: Dünya EFRAZE: Kaldıran, yükselten. - Firar, mümtaz, büyük, meşhur, maruf AZE: Kibrit |
Kanadını çırpar, kalp her nefeste
Bekleyen olsa da, gelir aheste
Sonsuzluk içinde, özgür uçandır
Gönül kaleminize sağlık şiir hocam şiirli geceler