SEVDALAR GÜNDÜZ BULUR GECE İNLETİR
Dalgalı bir günün durgun akşamında…
Mahzunluk seriliydi bir çift gözün bakışında… Lokma lokmaydı inişi Yutkunası zor yorgunluğun… Sözcüklerin tutunamadığı kovucu kuruluğun… Ah gidi tene dik açıyla kuruluşunu vurgun’un… Tekmesini yediğim, sillesini aradığım Hasret yüzlü geceler… Gündüzün gelişinde hayra açarım bayrakları… Gecenin gelişinde ise siperdir gözyaşlarım Sineye çektiğim… Kılıfsız ve kılıksız tipli aydınlığın dört köşe koşusunda Akşam yenilgisine uğrar yürek… Gündüz bulur beni sevdalar Ben de kılıf uyduramam haliyle… Şaha kalkar ben de duygular Dizginleri kim bilir nerede… Önümü görsem de Iskalayan sevdanın ağıtları es geçmez Günün şenlik vaktini… Dolanır sinem dikenli aşklara Kördüğüm olana kadar… Gündüz düşer suya, Gece selamını verirken… Ve tamda huzur turunda yürek Haksız da değil, dinlenecek… Derken öğrendi gece gelirmiş asıl acısı gündüzün Kapanınca perdeler… Perdeler arkasında uzun ince gölgeler… Ah ah! Gündüze bahane bulan gönül Bu yıl gibi gece de kim bilir ne eyler? |
Bu yıl gibi gece de kim bilir ne eyler?
Bırakın gündüze bahane bulsun, yeterki
mekansız kalmasın işte o zaman zordur
Kutlarım, güzeldi şiir...
sevgilerimle...